28 Ocak 2015 Çarşamba

öylece bakıyorum üzerine bir sürü kelime olan kağıda. okumuyorum sadece göz gezdiriyorum. üşeniyorum. açım, midemden hiç duymadığım sesler geliyor, mutfağa gitmeye üşeniyorum. aklıma gece gördüğüm kabusum geliyor. uzun zamandır kabus görmemiştim, çok etkilendim bu sefer. kabusumdaki  çocuktan mı hoşlanıyorum acaba diyorum kendi kendime. onun başkasıyla olması neden kabusum olsun ki, ben bunlara çok da takılan biri değilim diyorum. diyorum ama kendi kendime diyorum. ona söyleyemiyorum. okumadığım sayfayı çeviriyorum, öbür sayfayı da okumuyorum, göz gezdiriyorum. o sayfa da bitiyor, öbür sayfaya geçiyorum. kafam o kadar dolu ki okuduğumu anlamıyorum. ben ne zaman bu kadar gerizekalı oldum acaba, okuduğunu algılayamayacak kadar. okuyamayan insan yazamaz da, evet gerçekten böyle düşünüyorum. ama yine de yazıyorum bu satırları. önemli olan içimin dökülmesi. klavyemin biraz daha eskimesi. tek istediğim bu. tek yapabildiğim bu. elimden başka bir şey gelmiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder