6 Ocak 2015 Salı

GEÇİP GİDİYORUM BEN

   Şu sıralar hiç olmadığım kadar duygusalım sanırım. Olur olmadık şeylere ağlar oldum, oysaki ben herhangi bir olayda etrafındaki insanların o olaya verdiği tepkilere bakıp nasıl bi tepki vermem gerektiğine kanaat getiriyordum. Hissizleşme yolunda emin adımlarla ilerlerken birden bire ne değişti de ağlamaya başladım? İnanın çok merak ediyorum. Merak ediyorum ama cevabını da aramıyorum, hormonaldir deyip geçiyorum.

   GEÇİP GİDİYORUM
  Geçip gidiyorum ben. Kimsenin benim farkıma varmasına izin vermeden. İnsanların arasına kolayca karışabilen ben geçip gidiyorum, bitiyorum, hissediyorum.
 
   Geçip gidiyorum, en güzel köşeleri kendime seçiyorum. Köşeler benim, her yer sizin olsun. Ben gizli saklı yerleri çok severim. Çocukken de çok severdim. Süpürgenin bile hiçbir zaman girmediği köşelerde saklanırdım hep. Bütün oyuncaklarımı da götüme sokarcasına yanıma alırdım. Sanki benden birazcık bile uzakta olsalar onların başına kötü şeyler gelecekmiş gibi hissederdim. Bir şey olursa onları korumak için bir şey yapamazdım ama. Çok korkaktım. Hala daha çok korkağım. Ama gizlemeye çalıştım ben hep bunu. Yine çocukluktan kalma bi anımdır, 2. sınıfa gidiyorum hava aşırı yağmurlu. Birden bire şimşek çaktı, gök gürledi, yer sallandı, ben ağlaya ağlaya sıranın altına saklandım. Bütün sınıf güldü bana. Sınıfın en uzunlarından, en irilerindendim. Korkmamam gerekiyordu ama korkuyordum. Korkuyorum her şeyden. Kadınlardan, erkeklerden, çocuklardan, ama lütfen önce kadınlar ve çocuklar! Aşık olmaktan korkuyorum en çok. Hatta aşık olmamak için düzenli olarak farklı karakterler yaratıyorum kafamda ve onlara karşı takıntılı hale getiriyorum kendimi. Ama kesinlikle unutmuyorum onların benim hayal ürünüm olduğun. Maazallah aşık falan olurum, hiç gerek yok. Sonra soğuyorum ya da sıkılıyorum ve bırakıyorum bu davranışı. Ama çok korkuyorum aşık olmaktan, birinin bana aşık olmasından. ÇÜNKÜ BEN AŞIK OLUNACAK BİR İNSAN DEĞİLİM.

   Kaybetmekten de korkuyorum çok, herkes gibi. Korkuyorum ama kaybedecek hiçbir şeyim yok, inan ki. Evim, arabam, ailem, mesleğim, param... HİÇBİR ŞEYİM YOK! Olmadı da bu zamana kadar. Olmasını da istemem zaten. Gerek yok çünkü o zaman yani kaybedecek şeylerim olduğu zaman ben daha çok korkarım ki. Ereksiyon halindeki bir penisin korkudan içine kaçması gibi kaçacak yerler ararım. Köşeler bulurum yine belki ama sonucu ne olur ben de bilmiyorum.

   Ben sadece ağlıyorum şu sıralar, nedenini bilmiyorum. Şu an bile bir kaç damla yaş süzülüyor yüzümden. Belki de kendi acizliğime ağlıyorumdur nedenini bilmiyorum. Bildiğim tek şey bu yaşların korktuğum için akmadığı. Eğer öyle olsaydı bilirdim, tutardım zaten kendimi ağlamamak için. Ben hep güçlü kadın izlenimini vermeye çalıştım insanlara. Başarılı oldum mu olmadım mı bilmiyorum ama ben şu an kendime bile ilk defa itiraf ettim korktuğumu. Sanırım aşıyorum bazı şeyleri. Geçip gidiyorum ya, ondandır.




1 yorum: